Osmanlı Çileği Karadeniz Ereğli adıyla birlikte anılan doğal değerlerin başında Osmanlı çileği gelir. İstanbul doğumlu, Rum asıllı A. İSPİLANTİS tarafından 1798 yılından itibaren Arnavutköy topraklarında yetiştirilen bu çilek, önce yetiştirildiği yerin adıyla “Arnavutköy çileği”, daha sonra tat, koku, görünüş özellikleri nedeniyle Osmanlı sarayınca benimsenip aranmasıyla da “Osmanlı çileği” adını almıştır. Osmanlı çileği, 1866-1898 yıllarında “Ereglü Maadin Nazırı Dilaver Paşa’nın girişimleri sonucu Karadeniz Ereğli’de üretilmeye başlanmıştır. İlçemizde 1960’lı yıllara kadar üretilen ve yöre halkının geçim kaynağı olan Osmanlı çileği, unutulmaya hatta kaybolmaya yüz tuttuğu süreçte, 1994 yılında Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil POSBIYIK’ın girişimleriyle ilçe halkına ücretsiz çilek fidesi dağıtılmasıyla yeniden üretilmeye başlanmıştır. Her yıl Ereğli Belediyesi’nce Osmanlı çileği üreticiliğini teşvik etmek amacıyla, Mayıs - Haziran aylarında ödüllü yarışmalar düzenlenmektedir.
Mevsim normallerinde,15 Mayıs’ta Osmanlı çileği hasadı başlar. Hasat dönemi bir aydır. Muhteşem kokusu ve tadıyla bilinen Osmanlı çileği, hassas bir yapıya sahiptir. Hasadı sabahın erken saatlerinde zedelenmeden, tıngıl denilen 1-1.5 kg’lık ağaç sepetlere yapılır. Gün içerisinde satışa çıkarılır. Toplanan çileğin açık havadaki raf ömrü diğer çeşitlere göre daha kısadır. Karadeniz Ereğli’de üretilen Osmanlı çileğinin gıda sektöründeki kullanım yelpazesi çok geniştir.(Reçel,- Marmelat,Likör,Dondurma,Sıcak- soğuk içecekler,- kozmetik,ilaç sanayi vb.) Osmanlı çileği, Türkiye’nin ilk konserve fabrikalarından biri olan Azim Konserve’nin Kdz. Ereğli’de kurulmasına yol açmıştır.